7kO7eWd. Kamuoyunda 'Torba Kanun' tasarısı olarak bilinen 'İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Tasarı' TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. 10 Eylül 2014 Çarşamba 1025 TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen ve kamuoyunda 'Torba Kanun' tasarısı olarak bilinen İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri tamamlandı. Soma'daki faciadan sonra madencilere, esnaftan öğretmene, taşeron işçiden emekliye kadar yaklaşık 20 milyon kişiyi ilgilendiren düzenlemeleri içeren tasarı, 99 günün ardından Genel Kurul'da kabul edildi. 3 Haziran 2014 tarihinde Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlanan ve 37 günlük görüşmenin ardından 10 Temmuz günü komisyondan geçen 'Torba Kanun' 15 Temmuz günü Genel Kurula geldi. Cumhurbaşkanlığı seçimi ve 13 Ağustos tarihinde TBMM'nin 1 Ekim'e kadar tatil kararı almasının ardından 'Torba Kanun' görüşmeleri yeni yasama yılına bırakılmıştı. Ancak AKP'nin Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağırmasının ardından kanun tasarısı görüşmeleri geçtiğimiz pazartesi günü tekrar kaldığı yerden devam etti. 148 maddeden oluşan 'Torba Kanun' 99 günün ardından bugün 231 kabul,17 ret oyuyla kabul edilerek yasalaştı. Birçok kesim tarafından beklenen torba kanun’ tasarısı, Meclis'ten sabaha karşı geçti. Düzenleme, madencilik, taşeron işçilik, kamu alacaklarının yapılandırılması ve öğretmen atamaları başta olmak üzere 45 farklı kanunda köklü değişiklik içeriyor. Tasarıya göre yeraltı işlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı aranmayacak, çalışma süresi haftada en çok 36 saat olacak, günlük çalışma süresi 6 saati geçemeyecek ve emeklilik yaşı 55'ten 50'ye düşürülecek. Ayrıca Soma'daki maden kazasında ölenlerin SGK'ya olan borçları silinecek, ailesinden bir kişiye istihdam sağlanacak. Yine tasarıya göre 31 Aralık 2014 tarihine kadar 35 bin öğretmen atanacak. 15 Temmuz'da 60 madde olarak başlayan ve eklenen yeni maddelerle 148'e kadar ulaşan 'torba tasarı'nın getirdiği bazı yenilikler şöyle — TEDAŞ alacakları, il özel idareleri ve belediyelerinin kalkınma ajanslarına olan borçları, sulama kooperatiflerinin ve sulama birliklerinin alacakları yapılandırma kapsamına alındı. — Maden işlerinde çalışma saatleri konusunda kanunla yapılan değişiklik, 1 Ocak 2015'te yürürlüğe girecek. — Yeraltı işlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı aranmayacak. Buna göre, yeraltı işlerinde bir gün dahi çalışanlar kıdem tazminatından yararlanabilecek. — İşçilerin yeraltındaki çalışma süresi haftada en çok 36 saat olacak, günlük çalışma süresi 6 saati geçemeyecek. — Kıdem tazminatları, çalıştırıldığı son kamu kurum ve kuruluşu tarafından işçinin banka hesabına aktarılacak. — İdarelerce istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması halinde personel çalıştırılmasına dayalı yardımcı işlere ilişkin hizmetler için ihaleye çıkılabilecek; Bu işleri belirlemede Bakanlar Kurulu yetkili olacak. — Yeraltı maden işlerinde çalışan işçilerin emeklilik yaşı 55'ten 50'ye düşürülecek. — Maden ocakları, kanalizasyon ve tünel yapımı gibi yeraltında yapılan işlerde çalışan sigortalıların, bu işlerde fiilen çalışmadıkları ücretli izin, yıllık izin, eğitim ve kurs, iş öncesi ve sonrası hazırlık süreleri ile resmi tatil günleri de fiili hizmet süresi zammı kapsamında olacak. — İşveren; çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, iş yeri hekimi ile 10 ve daha fazla çalışanı bulunan ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirecek. — Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden sigortalıların SGK'ya olan her türlü borçları silinecek. Ölüm geliri bağlanan hak sahiplerine prim ödeme şartı aranmaksızın ölüm aylığı bağlanacak. — Maden kazasında ölenlerin eş ya da çocuklarından birisi, eşi ya da çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere, toplam bir kişi kamuda istihdam edilecek. Bu düzenleme 13 Mayıs 2014 tarihi itibarıyla geçerli olacak. — Linyit ve taşkömürünün çıkarıldığı maden iş yerlerinde çalışan işçilere ödenecek ücret, asgari ücretin iki katından az olmayacak. — 31 Aralık 2014 tarihine kadar 35 bin öğretmen atanacak. — Türk vatandaşlığını kaybedenler yurt dışında çalıştıkları süreleri için borçlanabilecek. — Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü bünyesinde çalıştırılmak ve 20 kişiyi geçmemek üzere sözleşmeli uzman personel istihdam edilebilecek. — Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'na göre, kurulu bulunduğu işkolunda en az yüzde 1 üye şartı, Ekonomik ve Sosyal Konseye üye konfederasyonlara üye olmayan işçi sendikaları için yüzde 3 olarak uygulanacak. İşkolu barajı yüzde 1'e sabitlenecek. — Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun'un kapsamına girenler, tüp bebek uygulanmasında verilecek destek için aranan, "Son 3 yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alamama" ve "En az 5 yıldır genel sağlık sigortalısı olma" şartlarından muaf olacak. — Bazı kamu alacaklarında faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı Yİ-ÜFE oranları esas alınarak yeniden hesaplanacak. Ancak vergi cezalarının silinmesi söz konusu olmayacak; vergi asıllarının tamamı, cezaların tamamı yeniden yapılandırma kapsamında tahsil edilecek. — Spor kulüpleri, SGK ile Maliye'ye olan borçlarını ikişer aylık dönemler halinde azami 42 eşit taksitte ödeyebilecek. — Yasak yerlerde tütün mamulleri tüketenlere verilen idari para cezaları hariç olmak üzere, ilgilisine tebliğ edilmemiş olan 120 TL'nin altındaki idari para cezaları tahsil edilmeyecek. — Mahkemelerin üst düzey kamu görevlileri hakkında verdiği atama, görevden alma, göreve son verme yer değiştirme, görev ve unvan değişikliğiyle ilgili iptal ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararların gereği iki yıl içinde yerine getirilecek; iki yıl sonunda da başka bir kadroya atanacak. — Mahkeme kararlarının gereğini yerine getirmeyen kamu görevlisi hakkında ceza soruşturması ve kovuşturması yapılamayacak ancak disiplin hükümleri saklı olacak. — Kanun, kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar hakkında yeni hükümler getiriyor. — Buna göre, kurumlar vergisi mükellefleri, bilançolarında görülen, ortaklarından alacaklı olduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarlarını vergi dairelerine beyan ederek kayıtlarını düzeltebilecek. — Beyan edilen tutar üzerinden yüzde 3 oranında vergi hesaplanacak. 2014 yılı Nisan ayı ve önceki aylara ilişkin ödenmemiş olan sigorta primi, emeklilik keseneği, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi için hesaplanacak tutarın ödenmesi halinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilecek. — Devir ve teslim işlemlerinin tamamlanmasının üzerinden 5 yıl geçmiş olan özelleştirmeler hakkında verilen yargı kararlarıyla ilgili olarak, bu kuruluşların geri alınması yönünde herhangi bir işlem tesis edilmeyecek. — Radyo, televizyon, video ve birleşik cihazları imal edenler satıştan önce, ithal edenler ise serbest dolaşıma girişinde bandrol veya etiket almaya mecbur olacak. — Bandrol ücretleri, ithalatta alınan gümrük vergilerinden ayrı olarak tahsil edilecek ve en geç takip eden ayın 15. gününe kadar TRT'ye intikal ettirilecek. — Aile sağlığı merkezlerinde, çalışma saatleri dışında aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları ile Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların personeline nöbet görevi verilebilecek. — Kanunla, araç muayenesini zamanında yaptırmayanların cezaları ve gümrük vergisi borçları da yeniden yapılandırma kapsamına alınıyor. — Ev hizmetinde 10 günden fazla çalışanlar sigortalı yapılacak. Çalıştırdığı kişinin sigorta bildirimini süresinde yapmayana asgari ücret tutarında ceza kesilecek. — İnternet erişimin engellenmesi kararının gereğinde azami süre 24 saatten 4 saate iniyor. — TÜRMOB üyelerinin borçlarının ödenmesi konusunda kolaylık getiriliyor. — Bakanlar Kurulu kararıyla memleket kültürü için önemi haiz görülen eserler üzerindeki haklar, eser, sahibinin ölümünden sonra koruma süresinin bitiminden önce kamuya mal edilebilecek. — İş yoğunluğu diğer mahkemelere göre fazla olan mahkemelerde çalışan memurlar ile sözleşmeli personele fazla çalışma ücreti ödenebilecek. — Tüm illerde bucaklar kaldırılıyor. — Kıymetli taşların borsada işlem görmeyenleri KDV istisnasının dışına çıkarılıyor. — Yurt dışından gelen pırlanta gümüşten takılar ile pırlantalı altından takılar, ÖTV kapsamına alınıyor. — İnternette trafik bilgisi Telekominikasyon İletişim Başkanlığı tarafından ilgili işletmecilerden temin edilerek, hakim tarafından karar verilmesi halinde ilgili mercilere verilecek. Cumhuriyet Son Güncelleme 1032 haber 15650 false Üye Girişi 07 Aralık 2019 Cumartesi 1234 Gece yarısı çakar maddesi meclisten geçti. Geçtiğimiz perşembe günü toplanan genel kurul gece saatlerine kadar devam etti. Genel Kurul 'da görüşmeler devam ederken , Perşembeyi cumaya bağlayan gece 3'te milletvekilleri kendileri için Meclis Genel Kurulu'nda madde onayladı. ÇAKAR VE BİRÇOK AYRICALIK MECLİSTEN GEÇTİ TBMM 'ed görüşülen torba yasa meclisten geçti. Meclisten geçen torba yasada bir düzenleme dikkatleri çekti. MBu düzenleme ile Milletvekillerine geçiş üstünlüğü verildi. Bu düzenleme sonrası artık milletvekilleri, trafikte kırmızı ışık beklemeyecek. Öte yandna park yasağının olduğu yerlerde de araçlarını park edecek milletvekilleri , çakar takabilecek. ANKARA Taşeron İşçi ve Torba Yasa’da son gelişmeler Taşeron işçi ve Torba yasasında hangi gelişmeler yaşandı? Gündemden düşmeyen Torba Yasa ve Taşeron işçi sorunları ne zaman çözüme ulaşacak? Taşeron işçiler kadro haberi için sabırsızlıkla bekliyor. Bakanlık bu konuda bir açıklama yaptı mı ayrıntılar haberimizde.. Taşeron işçilerin beklediği haber geldi mi? Taşeron işçi ve Torba Yasasında yaşanan son gelişmeler neler? Torba Yasasına ne gibi değişiklikler yapılacak? Yenilikler Taşeron işçileri de etkileyecek mi? Taşeron işçilere kadro verilecek mi? AK Parti Denizli Milletvekili Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Mehmet Yüksel, “Torba Kanun Tasarısı” ile taşeron işçilerin artık yıl sonu sendromu yaşamayacağını söyledi. Yüksel, Hizmet-İş Sendikası Denizli Şubesi’ne yaptığı ziyarette üyeleri, “Torba Kanun Tasarısı”nda bulunan maddeler ile ilgili bilgilendirdi. Yüksel, tasarıda, SSK, BağKur pirim ve vergi borcu olan vatandaşların borçlarının yapılandırılması, Soma’da hayatını kaybeden, yaralı olarak kurtulan işçilerin geleceği ve aileleriyle ilgili maddelerin yanı sıra şirket elemanı olarak kamuda çalıştırılan ve “taşeron işçi” olarak adlandırılan işçilerin sosyal hakları, kıdem tazminatı, toplu sözleşme yapabilmeleri gibi iş hayatını yakından ilgilendiren önemli maddelerin kaydetti. Taşeron işçilerin, yıl sonu işten çıkarılıp bir sonraki yılın başında tekrar işe alındığını ve kıdem tazimatı hakkının yok edildiğini belirten Yüksel, düzenlemeyle kamuya ait olan bir işyerinde şirketin işçilerle yaptığı sözleşme süresinin 3 yılı çıkartıllarak işçilerin mağduriyetlerinin giderileceğini ifade etti. Sözleşme sonunda ihale süresi biten firmanın yerine ihaleyi alan firmanın aynı işçilerle çalışma zorunluğunun da getirildiğini dile getiren Yüksel, şöyle devam etti “Taşeron işçiler, normal çalıştığı süre içerisinde yıl sonu sendromu yaşamayacak. Kıdem tazminatı alma elde edecek. Kamu işyerlerin tenzih ederim ama izinleri kullanamayan veya kullanmadığı izinlerin parasını alamayan, sözleşmede belirtilen rakamların daha altında para alan var. Bunlar şu anda tarihe gömülecek. Bunların denetimi ise asıl işveren olan kamuya yüklenecek. Taşeron işçilere toplu iş sözleşme yapma hakkı da tanınıyor. Bu işçiler istedikleri sendikalara üye olabilecekler. Bu da onların iş garantisiyle birilikte ücretleri, diğer sosyal hakları noktasında önemli haklar elde etmesini sağlayacak, yaşam standartları yükselecek” “Önce insan” anlayışına sahip olduklarını ifade eden Yüksel, “Önce insan ve sevgi dediğimiz zaman hayat kolaylaşır. Çünkü, yaşamak ve hayatımızı devam ettirmek için çalışmak zorundayız. Çalışırken de huzurlu bir ortamda çalışmak zorundayız. Onun için yarınlarımızın güvencesi, hem iş hayatı güvencesi anlamında önemli tasarıda önemli maddeler var” diye konuştu. Mehmet Yüksel, tasarının bir an önce meclisten geçmesi gerektiğini ve bunun önümüzdeki haftada yasalaşmasını beklediğini sözlerine ekledi. Hükümet kanadı bayram tatili ile ilgili net kararı açıklarken, Perşembe ve Cuma günlerinin mesai olarak değerlendirilmesine karar verildi. Tüm Türkiye genelinde Ramazan Ayı’nın son günleri ile birlikte bayram alış verişi hız kazanırken, taşeron işçi maaşlarına yönelik bir açıklama yapan KAŞİP Genel Başkanı Hakan Aydın, işçi ödemelerinin bayramdan öncesine yetiştirilmesini talep etti. Ayın birinden itibaren hesaplanan hak ediş çalışmalarının bayram dolayısıyla daha önceki bir güne alınması çağrısında bulunan Genel Başkan Aydın, “Ben özellikle Başbakanımız Sayın RecepTayyip Erdoğan’dan bu konuda yardım bekliyorum. Tüm Türkiye genelindeki bir milyon 310 bin taşeron işçinin böyle bir beklentisi var. Eğer ödemeler bayramdan önce yapabilirse taşeron işçiler en azından bir nebze de olsun rahatlayacak ve kendi bütçesi çerçevesinde alış verişini yapabilecek” dedi. Üyelerinin de bu yönde talepleri olduğunu da sözlerine ekleyen Aydın, “Taşeron işçi arkadaşlarımız son günlerde sürekli olarak bu konuya gündeme getiriyor. Aksi takdirde bırakın bayramlık alış veriş yapmayı, bayram esnasında çocuklarına harçlık dahi veremeyeceklerini bizlere söylüyorlar. Bizlerde hükümetten bu konuya daha duyarlı olunmasını ve bu konudaki talimatların bir an önce ülke geneline yaydırılmasını istiyoruz” diye konuştu. SOMA İŞÇİLERİ ÖNCELİKLİ OLMALI’ KAŞİP Başkanı Aydın, önceki günlerde bu yöndeki taleplerini Manisa’nın Soma İlçe Kaymakamı Bahattin Atçı’ya ilettiklerini de sözlerine ekledi. Kaymakam Atçı ile yaptığı telefon görüşmesinde başta maden işçileri olmak üzere ilçedeki tüm taşeron işçi maaşlarının bayramdan önce ödenmesini talep ettiklerini söyleyen Aydın, “Urfalı hemşerimiz Sayın Atçı ile yaptığımız görüşme gayet olumlu geçti. Sayın Atçı, taleplerimizin haklı olduğunu ve bu yönde çalışma yapacağını tarafımıza iletti” dedi. VALİ KÜÇÜK’E DE BENZER TALEPLER İLETTİK’ Aydın konuşmasının ilerleyen bölümlerinde benzer taleplerini Urfa Valisi İzzettin Küçük’e de ilettiklerini belirterek, “Sayın Valimiz ile geçtiğimiz günlerde bir programda bu konuyu değerlendirme imkanımız oldu. Biz Urfa’daki taşeron işçi kardeşlerimizin de maaşlarının bayramdan önce ödenmesini istiyoruz. Bu duyarlılık gösterilirse taşeron işçi çifte bayram yapacaktır” diye ifade İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, taşeron işçi sisteminden yakındı! Basın mensupları ile iftar programında bir araya gelen Hak İş Başkanı, “Güya sorun çözmek için uygulanan taşeron işçi sistemi asıl kendisi sorun, canımızı acıtıyor” dedi. “TAŞERON İŞÇİLER DEVLET KADROSUNA GEÇİRİLSİN” Arslan, Yargıtay kararının yeni olmadığını hatırlatarak, “Bunlar, yeni kararlar değil. Daha önce benzer biçimde verilmiş kararlar vardı. Bu karar asıl işverenin iş yerindeki toplusözleşmeden yararlanma hakkını sağlamasına rağmen, çalışanların kadrolarında bir değişiklik getirmiyor. Bizim arzu ettiğimiz, hem asıl işverenin işçisi sayılsın, hem de bunlar asıl işverenin kadrosuna geçirilsin. Fakat yargı bu yönde karar vermiyor. Türkiye’nin 1961 yılında imzaladığı, 1988’de de yürürlüğe giren 94 sayılı İLO Sözleşmesi var. İLO Sözleşmesi tam da taşeron işçilerin ücretlerini düzenliyor. Dolayısıyla Yargıtay’ın verdiği bu karar, İLO Sözleşmesi’ne paralel bir karar ama bu işçilere toplusözleşme hakkını veriyor, asıl işverenin işçilerin haklarının ödenmesini söylüyor. Ama bu işçiler yine taşerona çalışmaya devam ediyor. Dolayısıyla çalışanların arzu ettikleri düzenleme Yargıtay kararıyla gerçek olmuyor” ifadelerini kullandı. “KARAR YENİ DEĞİL” Arslan, kararın sorunlarını çözmediğini belirtti. TBMM’de görüşülen taşeron işçilerle ilgili düzenlemenin karara yakın düzenleme getirmesine rağmen, tam olarak ihtiyacı karşılamadığını vurgulayan Arslan, yeni düzenlemenin alt işverenin işçilerine ayrı bir sendikal örgütlenme ve ayrı bir toplusözleşme imkânı getirdiğini, düzenlemenin Yargıtay’ın kararından geri bir düzenleme olduğunu söyledi. Ayrıca taşeron düzenlemesinde bazı asıl işlerin yardımcı işler olarak belirlenme yetkisinin Bakanlar Kurulu’na verilmesinden rahatsızlık duyduğunu belirten Arslan, “Yetkinin Bakanlar Kuruluna verilmesi, bizde kuşkular uyandırdı. Acaba Bakanlar Kurulu, bazı asıl işleri de yardımcı iş olarak kabul ederse… Yargıya gitme hakkı var ama yine de bu düzenlemeyi bizi sıkıntıya sokacak bir düzenleme olarak görüyoruz” diye konuştu. Yargıtay’dan kamuda ve özel sektörde çalışan 1 milyonu aşkın taşeron işçiye iyi haber geldi. Emsal niteliğindeki Yargıtay kararında, belediye tarafından, belediyeye işçi bulması için kurulan şirketin taşeron sayılamayacağına, burada çalışanların sendikaya üye olma ve asıl belediye işçisi kadar maaş alma haklarının olduğuna işaret edildi. Kararda, alt işveren tarafından sigortası ve maaşı yatırılan taşeron işçinin, aynı işi yapan ve kendisinden 3 kaat fazla maaş alan sendikalı işçilerle aynı statüde olduğu, sendikaya üye olmak istemesi nedeniyle iş akdinin feshedilmesinin kanunlara aykırı olduğu vurgulandı. Aynı iş ama 3 katı fazla maaş İstanbul’da bir belediyede taşeron işçi olarak çalışan davacı, işveren şirket tarafından işten çıkartıldıktan sonra avukatları Zeycan Balcı ve Bülent Şimşek aracılığıyla mahkemeye başvurdu. Taşeron işçi, dilekçesinde, işe başladığı günden iş akdinin feshedildiği Aralık 2011’e kadar aralıksız çalıştığını, sigortasının taşeron şirket tarafından yatırıldığını, kadrolu ve sendikalı işçilerle aynı işi yaptığını, buna rağmen bu işçilerin kendisinin 3 katı para kazandığını, kendilerine mesai ödenmediğini ve yıllık izinlerinin verilmediğini belirtti. Davalı işçi, bu nedenle belediyede örgütlü olan sendikaya üye olmak istediğini, bunun üzerine taşeron firmanın iş akdini feshettiğini kaydetti. Taşeron firmanın aslında belediyenin firması olduğunu kaydeden işçi, bu nedenle belediye işçisi sayılması gerektiğini, sözleşmesinin de sendikal nedenlerle feshedildiğini savundu. Taşeron firma ise işçinin işten çıkartılmadığını, sözleşmesinin bittiğini ve uzatılmasını talep etmediğini öne sürdü. Dava belediyeye karşı açılmalı Yerel mahkeme, söz konusu firmanın taşeron firma olarak geçmesine rağmen belediyenin kurduğu, belediyeye işçi temin eden bir firma olduğu, bu nedenle davanın belediyeye karşı açılması gerektiğine karar verdi. Mahkeme, yasalarda işçi teminine olanak sağlayan bir taşeronlaşmaya izin verilmediğine hükmetti. Davalı şirket aleyhine yapılan başvuru bu nedenle reddedilirken, bu başvurudan kaynaklı avukatlık masraflarının işçi tarafından ödenmesi kararlaştırıldı. Dosya Yargıtay’a taşındı. Emsal niteliğinde karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesi ise binlerce taşeron işçiyi, Türkiye genelindeki kamu kurumları ve belediyeleri ilgilendiren bir emsal karara imza attı. Kararda, davacı işçinin başından bu yana belediye işçisi sayılması gerektiği, feshin de sendikal nedene dayandığı vurgulandı. Yerel mahkemenin taşeron şirket aleyhine yapılan başvuruyu bu gerekçeyle geri çevirmesi de yerinde bulundu. Ancak işçinin bu konuda yanılsamaya düşerek hem belediye hem şirkete dava açabileceği, bu nedenle vekalet ücretinin işçiye yüklenmesinin yerinde olmadığı kararlaştırıldı. Taşeron sistemine düzenleme getiren tasarı, Gelen haberler arasında sözleşmeli işçilere, belediyelerde çalışanlara kadro verildi fakat kamudaki geçici personele bir türlü çözüm bulunamamıştı. Çalışma Bakanlığı sendikalarla birlikte bu konuda bir çalışma başlatmıştı. 4/C’lilerin statüsüyle ilgili konular toplu sözleşme görüşmelerinin ardından yapılan Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantılarında da gündeme gelmiş ve bir tasarı hazırlanarak Bakanlar Kurulu’na sunulmuştu. Peki Taşeron işçilere yapılacak kadro düzenlemesinde son durum ne? Taşeron yasasında yeni gelişmeler var mı? Hükümetin Taşeron işçilerle ilgili çalışmaları neler? Taşeron işçilere yapılacak kadro düzenlemesinde son durum ne?Taşeron işçiler için müjdeli haberler var mı? Taşeron yasası ve Taşeron işçiler son haberleriyle ilgili Taşeron İşçi Sistemi Sil Baştan Değişiyor Torba Yasa’da Taşeron İşçiye Kadro Son Açıklama KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Meydan -“Tasarı, taşeronun yasaklanarak çalışma yaşamından sökülüp atılması temel taleplerinden çok uzaktır” KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İsmet Meydan, taşeron sistemine düzenleme getiren tasarıya ilişkin, “Tasarı, taşeronun yasaklanarak çalışma yaşamından sökülüp atılması temel taleplerinden çok uzaktır” dedi. KESK üyesi bir grup, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu gündeminde bulunan taşeron ve madenlerde yeraltında çalışanlarla ilgili düzenlemeleri de içeren Torba Yasa Tasarısı hakkında basın açıklaması yapmak üzere Meclis’in dikmen Kapısı önünde bir araya geldi. Sendika üyeleri adına konuşan Meydan, kamuoyunda “taşeron yasa tasarısı” olarak bilinen düzenlemenin, Ak Parti’nin Soma’daki maden kazasından ders çıkarmadığını gösterdiğini savundu. Tasarının, taşeronun yasaklanarak çalışma yaşamından sökülüp atılması temel taleplerinden çok uzak olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu “Kamuoyunda taşeron yasa tasarısına karşı çıkan sendikaların, konfederasyonların, maden yasa tasarısına da toptan karşı olduğu gibi bir yanılsama yaratılmaya çalışılmaktadır. KESK’in, yeraltında çalışan işçilerin çalışma saatleri ve emeklilik yaşının düşürülmesine, yıllık izinlerinin artırılmasına, Soma’da iş cinayetine kurban verilenlerin hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanmasına karşı olmasını düşünmek bile abestir.” Meydan, taşeron yasa tasarısına karşı gelinen aşamanın bir kazanım olarak değerlendirilmesi yerine bu sistemin çalışma hayatından tamamen çıkarılması için mücadele etmeyi sürdüreceklerini kaydetti. Hak-İş Konfederasyonu, Türkiye genelinde 27 il, 9 iş kolunda 85 kamu iş yerinde 5 bin 250 taşeron işçisiyle yüz yüze görüşerek, “Taşeron İşçisi Gerçeği Araştırması” yaptırdı. Erdinç Yazıcı ve ekibinin araştırması bu alanda Türkiye’de yapılan en kapsamlı araştırma olması açısından büyük önem taşıyor. Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan, basın toplantısında araştırmanın işçilerle yaklaşık 20 dakika süren yüz yüze görüşmeyle yapıldığını belirtirken, kamuda taşeronluğun en yoğun sağlık iş kolunda ve belediyelerde olduğuna dikkat çekti. Bu araştırmanın taşeron işçilerin feryatlarını, hüzünlerini kısaca içinde bulundukları halet-i ruhiyeyi anlamak açısından önemli olduğunu belirtirken, “Kamu daha çalıştırdığı taşeron işçi sayısını bilmiyor. Resmi rakamlara göre, belediyeler hariç kamuda 661 bin taşeron işçisi çalışıyor. Ancak biz belediyelerle birlikte gerçek rakamın en az milyon olduğunu tahmin ediyoruz” dedi. Modern kölelik’ dediği taşeron işçiler konusunda Türkiye’nin çok ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunu, Soma’da meydana gelen facianın da bunu açıkça ortaya koyduğunu belirten Arslan, bu alanda çok ciddi bir yeniden yapılanmaya ihtiyaç olduğunu vurguladı. Böyle bir ortamda hükümetin, işçi konfederasyonlarından adeta kaçırırcasına taşeron yasa tasarısını Meclis’e getirdiğini belirten Arslan, taşeronun yaygınlaşmaması için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. Arslan, araştırmanın en çarpıcı sonuçlarından birinin ise işçilerin taşerona neden ihtiyaç duyulduğu sorusuna verdikleri cevap olduğunu söyledi. Arslan, “İşçilerin yüzde yandaşlara para/kaynak aktarmak, yüzde 51’i ucuz işçilik, yüzde sendikal ve sosyal haklardan mahrum bir işçilik yaratmak için taşeron tercih edildiğini düşünüyor” dedi. Arslan, kamuda çalışan yaklaşık 1 milyon 200 bin taşeron işçi çalıştırıldığını anımsatarak, her bir işçi üzerinden taşeron firmanın en az yüzde 20 komisyon aldığını söyledi. Kamu kurumunun yüzde 20 komisyonun yanı sıra ihale bedeli üzerinden yüzde 18 KDV ödediğini, bu işçilerin kıdem tazminatı ve izin paralarını da taşeron firma ödemediği için müteselsil’ sorumluluk gereği yine kamu kurumunca ödendiğini belirten Arslan, “Taşeron işçi çalıştırmak gerçekte ucuz değil, devlete maliyeti kat be kat fazla oluyor” dedi. BANKADAN VERDİĞİNİ ELDEN GERİ ALIYOR! Arslan, taşeron işçilerin büyük bölümünün asgari ücretten çalıştırıldığını, hiçbir sosyal yardımdan yararlandırılmadıklarına dikkat çekerken, yaklaşık yüzde 10’unun da bankadan aldıkları asgari ücretin bir bölümünü daha sonra elden işverene geri verdiklerini anlattı. İşte Başbakan’ın onayını alan taşeron yasası Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “madene indim. Orada 6 saatten fazla çalışılmaz” dedi, yeraltında günlük azami çalışma süresi 6 saat olarak belirlendi. Başbakan ayrıca, bu çalışma koşullarının, sadece madenlerde değil, tüm yeraltı çalışma alanlarında da geçerli olması talimatını verdi. Böylece, örneğin Marmaray tünel inşaatında çalışacak işçiler bile, “maden işçisi” statüsünde olacak. Kamuoyunun uzun zamandır beklediği, Soma faciasının ardından da hızlandırılan, taşeron çalışma sistemini yeniden oluşturan kanun tasarısına son şekli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığındaki Perşembe günü gerçekleştirilen toplantıda verildi. Kanun tasarısı yarın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülecek. Çalışma Bakanlığı Çalışma Genel Müdür Vekili Nurcan Önder, Taşeron kanunun neler getirdiğini anlattı. “161 BİN İŞÇİYİ İLK ELDEN İLGİLENDİRİYOR” Önder, tasarının başta Karayolları Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Kömür İşletmeleri olmak üzere, yaklaşık 161 bin işçinin durumunu netleştireceğini söyledi. Kamuda çalışan yaklaşık 661 bin taşeron işçisinin 161 bini “asıl işi” yapıyor. Bunun anlamı şu; devlet kadrosuna “temizlik işçisi” ya da “güvenlik” olarak alınan taşeron işçiler, o devlet kurumunun asıl işinde, yani yol yapımında, Sağlık teknik işlerinde ya da madende kullanılıyorlar. Taşeron işçilerinin devlet kurumları tarafından “asıl işte” çalıştırılmalarına Yargıtay karşı çıkmış, bunların kadroya alınması yolunda karar almıştı. Hükümet de, uzun zamandır sayıları yaklaşık 161 bine ulaşan bu “asıl işi yapan” taşeron işçilerinin durumuna çare arıyordu. Taşeron Kanunu ile, bu çare bulundu. Çalışma Genel Müdür Vekili Önder, kanunun çıkması ile birlikte, bu kişilerin “ya kadroya alınmaları, ya da işten ayrılmaları gerektiğini” söyledi. Önder, toplantıda tasarı konusunda sunumu dinleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bizzat bazı talimatları olduğunu da vurgulayarak, bu talimatların özellikle yeraltı işçilerinin durumu hakkında olduğunu söyledi. Buna göre, Başbakan Erdoğan maden işçileri için düşünülen yeni düzenlemenin “tüm yeraltı işçilerini de kapsayacak şekilde genişletilmesi” talimatı verdi. Başbakan ayrıca, yeraltı işçilerinin günde altı saatten fazla çalıştırılmamasını da istedi. kaynak Af yasası ya da 70 maddelik ceza infaz düzenlemesi ile ilgili hükümlü yakınları hafta başından itibaren “Af yasası Meclis’ten geçti mi?” ve “Af yasası kabul edildi mi?” sorularının cevabını araştırıyor. Peki, ceza infaz yasası ya da yaygın kullanımıyla af yasası TBMM’de kabul edildi mi? İşte cevabı Af yasası geçtiğimiz hafta Cuma günü TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülüp onaylandı. Salı günü TBMM’de içerisinde ceza infaz yasasıyla ilgili düzenlemelerin de yer aldığı bir dizi düzenleme için görüşmelere başladı. Görüşmeler bugün de devam ediyor. Af yasasının bugün TBMM Genel Kurulu’ndan geçmesi bekleniyor. "AF YASASI" KİMLERİ KAPSIYOR? AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, "Şu anda yapmakta olduğumuz infaz düzenlemesi, hem bugüne kadar işlenmiş hüküm, infaz aşamasına geçilmiş ve yargılama aşamasında bütün suçları kapsamaktadır hem de bundan sonra işlenecek olan Allah korusun tabi ki arzu etmeyiz suçlara da uygulanacak bir müessese getiriyoruz" dedi. Özkan’ın açıklamaları hafta başında yaptığı açıklamalar ise şöyle Düzenlemeyi TBMM Başkanlığı'na sevk ettik. Toplum vicdanını yaralayan cinsel suçlar, uyuşturucu madde suçları, kasten adam öldürme, kadına karşı şiddet ve terör suçları, kapsamın dışına amaçlı suç örgütü kuran ve yönetenlerle ilgili cezaların taban ve tavan oranını 2 yıl artırıyoruz. Terör suçları, cinsel suçlar, uyuşturucu madde ticaret suçu, kasten adam öldürme suçu, kadına karşı şiddet suçu hariç olmak üzere, diğer suçlar bakımından kalıcı infaz oranı 1/2 olarak düzenlenmiştir. DENETİMLİ SERBESTLİK 3 YILA ÇIKARILDIDenetimli serbestlik kriterleri değiştirilerek herkese maktu bir yıl uygulama yerine ceza adaletini sağlamak amacıyla hükmolunan ceza ile orantılı bir uygulama öngörülmektedir. 2 yıllık denetimli serbestlik sürecini 3 yıla çıkarıyoruz. 0-6 YAŞ ÇOCUĞU OLANLARA KONUTTA İNFAZ65 yaşını doldurmuş yaşlılar, 0-6 yaş arası çocuğu bulunan kadınlar ve adli tıp raporu çerçevesinde kendisine bakamayacak durumda olan hastaların belirli şartlarla konuttan infazını mümkün hale getiriyoruz. 90 BİN KİŞİ YARARLANACAKGeçici ve kalıcı infaz düzenlemeleri kapsamında 45 bin kişi bu düzenlemeden yararlanıyor. Salgın hastalık nedeniyle bu süreçten yararlanacaklarla birlikte bu rakam 90 bine ulaşıyor.

taşeron yasası meclisten geçti mi