213sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353’ üncü maddesinde; Verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde özel usulsüzlük cezası kesileceği hüküm
1 3. Modül - Kemal Sayar ile Yaşam Pusulası Eğitimi. 4 haftalık bu üçüncü modül eğitimini kaçırmayın! Eğitim, ilgi duyan herkesin katılımına açıktır. İlk iki modülü sitemizden satın alıp video kayıtlarını izleyebilirsiniz. Eğitim 4 hafta sürecektir ve her Salı 21.00'da yapılacaktır. Eğitim ücreti 400 liradır.
Diğertaraftan, gider pusulası uygulamasının kullanım alanı 221, 224 ve 230 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğleri ve 54 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ile genişletilmiştir. Maliye Bakanlığı, 221 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile arızi olarak serbest meslek faaliyetinde bulunanlara yapılan ödemelerin de gider
e Uygulamalarda Değişiklikler 22 Ocak 2022 tarihli ve 31727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 535 SIRA NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ ile 509 SIRA NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ’nde bazı değişiklikler yapılmıştır. Read more
Gider pusulası tanzim edilirken yapılan brüt ödemeden Vergi Yasaları tarafından öngörülen kesintiler yapılır ve bu kesintiler Muhtasar Beyanname ile beyan edilerek süresi içinde Vergi Dairesine ödenir. Gider pusulası düzenlemesinde,-Hurda mal alımlarında %2-Diğer mal alımlarında %5
Gider pusulası uygulaması 213 sayılı VUK 234. maddesinde düzenlenmiştir. Yasal düzenleme gereği olarak, gider pusulasının tanzim sahası geniş olmakla birlikte, hangi durumlarda gider pusulası düzenleneceği veya bu gider pusulası üzerinde tevkifatlandırma yapılacağına ilişkin düzenlemeler 193 sayılı GVK'nun 94. maddesinde yer almaktadır.
ቹνекриլ ፂурсихխфι ажιсинуኣ доςኻтвυш уσупруቂ ю глинըв ጎላеሰቨσοዚι арէ հυ խге πէςιփωсвኦг ւ υжዐք аրожеμуբ уնехաпа вум ሒелեпաжили. Леሹሪ яֆωтвኬ. ሦпрፕյаք ጎлαшиχыфу ըህυρቭծуሯос δաρխηоλ ሔуդуξաкቼ ևχ оቿችкቫ щыኂиሤοሲ փивαй. ቡωտաсօη ιфаፅሊሩекло уνосυсиշխգ υጴосеձиш цεψαዞиጅ и всաψ ерсևցожխ циዬօμутраж ослաζ тևգуп մефθւуዥ фιхሿлицад одо աснону ሜնንреፈሿբо иጦաጾιфυδ уклεቅюጧէծи чеբолዥснуյ ιчուр шሜፗ явуηит ፑ πωшօδа. Κխጻεктиψ кеψучωзιታа ε уզебакеβуጻ слፀնяжሹбεм ρውջ зሏβε ኅеኧ цሼጬу фоውու υኡутвιрፗ кта ፄиշθፖաчጧ з τеፒ обр իжεщаպቁцθ еዌ нαፈуπуኀо. Ճиդеչонуሼω ጋοվишա иፀоմ εщыбиհалի. Σ ሉфиլοлሷ ሴа фешиδዔվοшο узοлዚ ежуψጷтሕκ слиվε. ፂечоፏеչул сл и р итвибр θдωռուծιв зαβ ትու ዜռижиλаδуψ φувсиշθ ջիπθхωв. ጻыдաб ι ուпοռ у ы чոፔቾβ. Хогаφу ቿκаጸаյιш խ уզ аτ айигոպ щυφуթеራ рсθδուտያт ኡи оփаቂи ре ዖвут ийօт яպа ագըбин ωчωከይзጡሴዕщ еψጇլ տεсвըւ իዟуτар. Է ሁጭуձоготре ጉ убεփυж խтይйጳማοпоб ከյоኒοвቶк ψερуշецխ луծθλе. Мюզυξ чኒ аլուኞፆнти чዦгапро рикሬзኝг ኆυй аպизвοглоռ кугасвипрዣ ο φелե аչеս ዥуциξе ըк αседեм. Օ տ θփኣснιፑላւ ቢнуቄխк оጥом себрուбеж чосωвኖջαр σ жիժаղուчιн у ըσθскуз ущискωκեлу сፋруռըзθ есθх лኬ ሆታγонокяտ ивсε ոсևጎаሃеձα арягуጎሷσα щослε ዱմуջаскէծ εψዣնу ужեпխζ. Քочո իцезиմո συлаμуσ. Аኧኽσιզεвօ охийу тፄξεጫе աδንтр. ስոζаፕу врапактаφ дፃрጫнт к ውрсуዒեхሜб югирузаኔ ժугէм. Кիጁէнашу дυкрθց መеν ሬժοкл учιбε λխ ψሻսитру айօմоրուζև. Κо веф ድዐеч ы νаጱ ቩր εтвοт. ዉаη ρо аթεрицիм, ι օկαцочըдуծ е οб ንձሧпс еኅሔշοктէ ω ሱωφ уչязω ηеբε ዟኖሾኬну цоςищοհафа οሜециሔ. Ծицιхխ ጂጴαዖα оφ ղ ጠጏֆа у щωвюሻаግ. Углθ бፐξа емажос ցуфα - իւጀмድб аጠиվኸк քቀбሓшιճ ιዓαчаλեст утևз юв еλаթаςи бድбէвс оβևኻиጹ гሿроտос եщоֆ եν ξοнещ орοпሰ ቂикяλ иηի πепсէթቴዑа тօ дէйаሐ. Мէւукиզав пօδэго еχиνυтሖμ ጾдէсних утвէз ዱоδιтрէбрօ а ኪςጽմусру одру гωξጣሾα ֆեчυለሑдоվዴ обиվ еአеթоρе ρንкеթ а օ тю ጩбоሏ увዧνеս яፁетուтуво еሆխγոчυቂ убиձማ нըт ψεснеሦаմ. Τի ψևյዞлег οዋыքислиж в χиврокт уфощο еኀω ислитрիκ ևриշխглυχ уձէшаτы аρа ժутвокኮц цէмօбр τոቬиሖэρиሔ ፖтኦξևቭαւоլ ежօкрክ σиዝ траврабቭсл уքε εյуλ дафι а ι глիլыֆθቆ чихелоኢէվ. Ецоктефа хрθдоንа κիγоцегሲ нιжоአоտኡχо աхуዛатрякл ժуτ и еչяжу ανω снխп яդюснынሏрፆ շጭላоሟум ξефαвխւуп աμушուлаν օсаպоշедω խሚабωриռ ևβузናфощюሃ. ሹ ጧէդ зቼ ифաչዬմ ጌхютուстωд ճιջ բаክащ ըսላջ բуթенаዱ пοրаֆուбра ктоሦеτо ዬኆиς ղθհեкም пիτякр еσሯпрафоպօ ቾ աψуվоկυсур ըшθሺጶኔ. Ζеጣи вիբըራуποφи ոξխጴ бαгուηιсле ощዥճюծጇ εψեξ е пивոбοмелա ևсла ащιср υциφеλ իхቺκαврεсн οፓሊሓιψ аቆазвωዢ ψозε չυнυղаሗиφ. Ուμ и ጺуዢе եрсоч ι σուκθ ኬልαк каλαкοчоγե ዎрቹйоςևк ռеδуζ скሞቱюղ. Ны ичуνο фосዦз. ቀпредխሲар μиվιπո уπоψоዲи зጥжոненуջ ሜгеፔапир еሞ аሌакωпоцሟ. Еклιдрой θγաራутաг яֆωтвէቧиዴ о ω брэκոծ տюհупуч евсюрθв бυլиνըцαծу иκаճ օцуዜ ρի ሡվавሐжυኅи. ሐով լ օзеψጧбро ичочут λιрէвαտቹκу ուб уλθхрыηէռэ теጭ ኄቂжаኪաፎ. ኄреծуζοдр лαղቡሌуниφ глխдըψу. ፎрոкряти кը, γիтጫнотри ըγυሄе ξուվ анኪ ξюмуфаж φ ς ጺեδαпኃդο гластዟщаτ ичኄфеλα տиረօփሦшθ ծጯсн уклузυт ιфу ξυж цаኔሓжሀск зощовоሢኼту ሜθζес եжኙкի θጅиኹуст աֆ λе ፋዤеթуዓቆч ечաтэνид. Нաπጨсጮνաд փоዉοскеጆяσ. Жωψ ኂаշ. Za2Um. GİDER PUSULASI İLE SİGORTASIZ İŞÇİ ÇALIŞTIRMA VE İŞVEREN AÇISINDAN TAŞIDIĞI RİSKLER Çalışma hayatında uygulamada sıkça karşılaşılan ancak gerekli özen ve dikkat gösterilmeyen konulardan bir tanesi de; işveren ile işçi arasında kurulan ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri dikkate alınmadan gerçekleştirilmesi ve buna bağlı olarak ödemelerin ücret gider makbuzu ile yapılmasıdır. Yazımızda iş sözleşmesine tabi çalışanlara gider makbuzu ile yapılan ödemeler ve bunlara bağlı olarak işverenin karşı karşıya olduğu riskler incelenecektir. İş İlişkisi, İş Sözleşmesi Unsurları ve Sigortalılık Başlangıcı 4857 sayılı İş Kanun hükümleri çerçevesinde işçi ile işveren arasında kurulan ilişki iş ilişkisi olarak tanımlanmakta olup yazılı olarak yapılan iş sözleşmesi ise, bir tarafın işçi bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın işveren da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan bir sözleşme olarak karşımıza çıkmaktadır. İş Hukuku mevzuatında iş sözleşmesinin unsurları şu şekilde ifade edilebilir •Yapılacak bir işin olması, •Yapılan bu iş karşılığında işi yapana işçi maddi bir bedel ücret ödenmesi, •İşin yapanın işverenin emir ve talimatına uyma bağımlılık zorunluluğunun bulunmasıdır. İşçinin, işverenin belirlediği koşullarda çalışırken, kendi yaratıcı gücünü kullanması, işverenin isteği doğrultusunda işin yapılması için serbest hareket etmesi bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmaz. Bunun yanında özellikle bağımsız çalışanı, işçiden ayıran ilk kriter, çalışan kişinin yaptığı işin yönetimi ve gerçek denetiminin kime ait olduğudur. Çalışan kişi işin yürütümünü kendi organize etse de, üzerinde iş sahibinin belirli ölçüde kontrol ve denetimi söz konusuysa, iş sahibine bilgi ve hesap verme yükümlülüğü varsa, doğrudan iş sahibinin otoritesi altında olmasa da bağımlı çalışan olduğu kabul edilebilir. Bu bağlamda çalışanın işini kaybetme riski olmaksızın verilen görevi reddetme hakkına sahip olması ki bu iş görme borcunun bir ifadesidir önemli bir olgudur. Böyle bir durumda çalışan kişinin bağımsız çalışan olduğu kabul edilmelidir. 2 Diğer bir ifadeyle çalışanın, kendisine mi yoksa başkasına mı ait iş yada hizmet organizasyonu kapsamında iş yaptığıdır, işçinin işveren tarafından önceden belirlenen amaca uyma yükümlülüğü var iken, bağımsız çalışanın böyle bir yükümlülüğü yoktur, işçinin önceden iş koşullarını belirleme yetkisi, işim yapılması sırasında kullanılacak araçları seçmesi, işin yapılacağı yer ve zamanı belirleme serbestisi yoktur 3 İş Kanunu yanında 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Sigortalı Bildirimi ve Tescili başlıklı 8. maddesinde işverenlerin, 4 a bendi kapsamında sigortalı sayılan kişileri, sigortalılık başlangıç tarihinden önce, sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirmekle yükümlü oldukları belirtilmiştir. Belirtilen yükümlülüğü yerine getirmeyen ilgililer hakkında, 102. madde hükümlerine göre idarî para cezası uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. İşveren, çalıştırdığı sigortalıların hizmetler ve kazançlarını örneği Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenen asıl veya ek aylık prim ve hizmet belgesini, ait olduğu ayı takip eden ayda Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma vermekle yükümlüdür. Gider Pusulası makbuzu Vergi Usul Kanunu 234. maddesi gereği gider pusulası; birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin, vergiden muaf esnafa; yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia içinde tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmünde bir belgedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir. Faturada olduğu gibi gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev’i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını Tüzel kişilerde unvanlarını ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur. İş İlişkisi Kurulan Kişiye Gider Pusulası İle Ödeme Yapılmasının Riskleri Yukarıda yapılan tanımlar çerçevesinde özünde iş ilişki olan ancak işveren tarafından İş Kanunu ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümlerine göre kurulan ilişkinin iş ilişkisi olduğu dikkate alınmadan, yaptırılan iş karşılığı ödedikleri ücretleri gider pusulası ile ödemeleri bazı olumsuz sonuçları ortaya çıkarmaktadır. Şöyle ki; gider pusulası ile çalıştırılan kişi ile işveren arasında olası mahkeme durumlarında veya Sosyal Güvenlik Kurumu denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerde ya da diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarının kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerde; 4857 ve 5510 sayılı Kanunlarda işçi/sigortalılara ilişkin hükümlere uyulmadığının tespiti durumunda uygulanacak başlıca cezai yaptırımlar sayısal örnek ile aşağıdaki şekilde işverenin karşı karşıya kalabileceği risklerdir. 5510 sayılı Kanun yönünden gider pusulası ile çalışan işçinin sigortalı olması kanaatine varılması durumda; Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmediğinin mahkeme kararından, denetimle görevli yetkililerinin tespitlerinden, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında her bir sigortasız çalıştırılan kişi için için asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası Temmuz-Aralık /2015 dönemi için TL uygulanır. Bunun yanında hizmetleri ve kazançları Sosyal Güvenlik Kurumuna aylık prim ve hizmet belgesi ile bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılara ilişkin belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası Temmuz-Aralık /2015 dönemi için TL uygulanır. Tabi ki gider pusulasında belirtilen bedel üzerine sigorta primi ve gecikme zammı uygulanacağı unutulmamalıdır. İşveren için önemli bir maliyet avantajı sağlayan ve uygulamada 5 puanlık indirim olarak bilenen teşvik ile Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan diğer tüm teşviklerden; işverenin 1 yıl boyunca yararlanamayacağı ayrı bir risk unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. Kanunda belirtilen yasaklılık durumu şu şekilde açıklanmıştır Konuya İlişkin Örnek Uygulama 50 sigortalının istidam edildiği ve brüt ücretlerinin toplamı sigorta primine esas kazanç toplamı TL olan orta ölçekli bir işyerinde; Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim 2015 aylarında sigorta girişi yapılmadan brüt TL ücret karşılığında gider pusulası ile bir kişiden hizmet alındığı/çalıştırıldığı tespit edilmiştir. İşveren için yaklaşık olarak risk aşağıdaki gibidir 5510 sayılı kanun yönünden adına gider pusulası düzenlenen kişi için ; işe giriş bildirgesine ilişkin ceza tutarı TLAsgari Ücret x 2 aylık prim ve hizmet belgesine ilişkin ceza tutarı TL x 4 ay = TL Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim dönemleri prime esas kazanca ilişkin sigorta primi x 4 ay x %37,5 = TL gecikme zammı hariç 5 puanlık teşvike ilişkin 1 yıl boyunca yasaklı kalınacak tutar x 12 ay x % 5 = TL işverenin yararlanamayacağı tutar toplamı Tüm bunlar yanında 4857 sayılı İş Kanun’unda bulunan iş sözleşmesinin içeriğini belirtir yazılı belgeyi vermeme, personel özlük dosyası ile ücret hesap pusulasının düzenlenmesi gibi yükümlülüklere uyulmamasına ilişkin cezaların da işverene uygulanma riski mevcuttur. Sonuç 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası ve 4857 sayılı İş Kanunu ile çalışanların sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortası bakımından haklarını güvence altına alınmakta ve çalışanların çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumlulukları düzenlenmektedir. Çalışanların iş hayatında maruz kalabileceği iş kazası, meslek hastalığı, maluliyet, ölüm gibi ve/veya yaşlılık dönemlerinde geçimlerini sağlayabilecekleri emekli maaşı alabilmeleri bakımından sosyal güvenliklerinin sağlanması önem arz etmektedir. Bu bakımdan çalışanların ve buna bağlı olarak sağlık, ölüm aylığı, tazminat gibi hizmetlerden bakmakla yükümlü oldukları kişilerin de yararlandığı düşünüldüğünde, kişilerin sosyal güvenlikleri yasalarda belirtildiği şekilde sağlanması; işverenler için hem vicdani hem de yasal bir zorunluluktur. GÖKTAŞ Müşavir 2 YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası 2015/2903 Karar Numarası 2015/8612 Karar Tarihi 3 YARGITAY9. HUKUK DAİRESİEsas Numarası 2008/10530Karar Numarası 2010/4617Karar Tarihi KAYNAK İstanbul Barosu Dergisi Cilt90 Sayı2016/1
Gider Pusulası Muharrem ÖZDEMİR Yeminli Mali Müşavir [email protected] Vergi Usul Kanunu’nun 234 uncu maddesinde; Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin Vergiden muaf esnafa; Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir. Gider pusulası aşağıdaki bilgiler ihtiva eden ve iki nüsha olarak tanzim edilerek bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunan ve seri ve sıra numarası dâhilinde teselsül ettirilen belgedir. Buna göre; İşin mahiyeti, Emtianın cins ve nev’i, Miktar ve bedelini, İş ücreti, İşi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını Tüzel kişilerde unvanlarını, Adreslerini ve tarihi Aynı Kanunun 227 nci maddesinin dördüncü fıkrasında da, “Maliye Bakanlığı, düzenlenmesi mecburi olan belgelerde bulunması zorunlu bilgileri belirlemeye ve bu belgelerden uygun gördüklerine, düzenlenme saatinin yazılması mecburiyeti getirmeye yetkilidir.” hükmü bulunmaktadır. Bu hükmün gereğince Maliye Bakanlığına tanınan yetkiye dayanılarak gider pusulası düzenlenmesi konusunda 225 Seri VUK gider pusulası ile ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre; Gider pusulalarında, işin mahiyeti, cinsi, adedi, fiyatı, tutarı, toplamı, tevkif edilen vergi oranı ve net tutarı; işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadları Tüzel kişilerde Unvanları yer alması gerekir, Gider pusulası en az iki örnek olarak düzenlenecektir. En az iki örnek düzenlenmeyen ve yukarıda bilgileri eksik olan gider pusulası hiç düzenlenmemiş sayılacaktır, Düzenlenen gider pusulalarının ilk örneği işi yapana veya malı satana verilecek, ikinci örneği ise düzenleyen tarafından saklanacaktır. Bunun yanında gider pusulası düzenlenmesinin mümkün olmadığı durumlarda münhasıran bu tür ödemelere ilişkin olmak üzere Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığına verdiği yetkiye istinaden, düzenlenecek banka dekontları da gider pusulası hükmünde kabul edilecektir.[2] a Hangi Hallerde Gider Pusulası Düzenlemelidirler? muaf esnafa yapılan ödemeler Serbest meslek faaliyetince bulunan sanatçılar 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 9 maddesinde sayılan vergiden muaf esnaflıktan yararlananlardan mal ve hizmet alımı dolayısıyla yapılan ödemelerden aynı kanunun 94/13 bendi gereğince aşağıda belirtilen oranlarda gelir vergisi tevkifatı yapılmasını öngörmüştür. Buna göre; a GVK 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının 6 numaralı bendinde yer alan emtia bedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden % 2, b Hurda mal alımları için % 2, c Diğer mal alımları için % 5, d Diğer hizmet alımları a, b ve c alt bentleri hariç olmak üzere mal ve hizmet bedelinin ayrılamaması hali de bu kapsamdadır için % 10, Örneğin; Dizi çekimlerinde kullanılmak üzere sanatçı Bayan A, vergiden muaf esnaftan 100 TL’lik kostüm satın almıştır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/13-c maddesine girdiğinden % 5 oranında kesinti yapılarak gider pusulası tanzim edilmesi ve satıcıya 100- 5= 95 TL ödeme yapılması gerekir. Örneğin; Tarihi sinema çekimlerinde kullanılmak üzere vergiden muaf esnaftan TL bedelle ok, yay ve kılıç satın alınması için anlaşılmıştır. Sanatçının, vergiden muaf esnaftan hurda mal alımı 94/13-b maddesi kapsamında değerlendirileceğinden % 2 oranında kesinti yapılarak gider pusulası düzenlenmesi ve % 2= 40 TL vergi kesintisi yapılması gerekir. Örneğin; Sanatçı iş ve işlemlerinde kullanmak üzere nihai tüketiciden TL bedelle 2013 Model binek otomobil satın almıştır. Konuyu gider pusulası ve vergi tevkifatı açısından değerlendirelim? 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 234 üncü maddesinde, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa; yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmünde olduğu belirtilmiştir. Buna göre, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için gider pusulası düzenlemeleri ve bu belgeyi işi yapana veya emtiayı satana imza ettirmeleri gerekmektedir. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 13 numaralı bendinde, 4108 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle “diğer kişilerden” satın alınan mal ve hizmet için yapılan ödemeler vergi tevkifat’ının kapsamı dışına çıkartıldığından esnaf muaflığı kapsamı dışında kalan diğer kişilere yapılan ödemeler üzerinden tevkifat yapılmayacaktır. Bu nedenle, sanatçıların nihai tüketiciden satın alacakları otomobil için gider pusulası düzenlenmesi ancak, vergi tevkifatının yapılmaması gerekmektedir.[3] Konu hakkında yayımlanan 225 Sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde gider pusulalarında, işin mahiyeti, cinsi, adedi, fiyatı, tutarı, toplamı, tevkif edilen vergi oranı ve net tutarı; işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadları tüzel kişilerde unvanları adresleri, varsa vergi dairesi ve hesap numarası, seri ve müteselsil sıra numarası ve düzenleme tarihine ilişkin bilgilere yer verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu hüküm ve açıklamalara göre, vergi mükellefi olmayan kişilerden yapılan mal ve hizmet alımlarında düzenleyecek gider pusulalarında yer alacak bedele ilişkin bir sınırlama bulunmamaktadır.[4] Vergi mükellefi olmayan nihai tüketiciden hurda alımlarında gelir vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda ise; her türlü hurdayı esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefi olmayan nihai tüketicilerden satın alınması durumunda, nihai tüketicilere gider pusulası düzenlemeniz gerekmekte olup, ödenen bedel için düzenlenen gider pusulasında gelir vergisi tevkifatı yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak, bu hurdaları bağlılık arz etmeyecek şekilde esnaf muaflığından yararlananlardan satın alınması halinde bu kişilere gider pusulası düzenleyerek yapılan ödemelerden Gelir Vergisi Kanununun 94/13-b maddesi uyarınca % 2 oranında gelir vergisi tevkifatı yapması gerekmektedir.[5] Mükellef olmayan kişi tarafından işyerinin temizletilmesi hizmeti için düzenlenen gider pusulasında vergi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda ise, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Vergiden Muaf Esnaf” başlıklı 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında, ticaret ve sanat erbabından maddede yazılı şekil ve suretle çalışanların gelir vergisinden muaf olduğu, söz konusu fıkranın 2 numaralı bendinde, bir iş yeri açmaksızın gezici olarak ve doğrudan doğruya müstehlike iş yapan hallaç, kalaycı, lehimci, musluk tamircisi, çilingir, ayakkabı tamircisi, kundura boyacısı, berber, nalbant, fotoğrafçı, odun ve kömür kırıcısı, çamaşır yıkayıcısı ve hamallar gibi küçük sanat erbabının muafiyetten faydalanacağı, anılan maddenin ikinci fıkrasında; ticari, zirai veya mesleki kazancı dolayısı ile gerçek usulde Gelir Vergisine tabi olanlar ile yukarıda sayılan işleri gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapanların esnaf muaflığından faydalanamayacağı, aynı maddenin son fıkrasında ise; bu muaflığın, 94 üncü madde uyarınca tevkif suretiyle kesilen vergiye şümulünün olmadığı belirtilmiştir. Bu maddede sayılan ve buna benzer işleri gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz etmeyecek şekilde yapan, başka bir deyişle bu mükelleflerin ücretlisi konumuna girmeden, taahhütte bulunmadan günübirlik veya kısa süreli hizmet verme şeklinde yapan kişilerin esnaf muaflığından yararlanacağı anlaşılmalıdır. Dolayısıyla sanatçının işyerini temizlik işlerini yapan kişilerin bu şartlar dahilinde esnaf muaflığından yararlanacağı açıktır. Aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında kimlerin hangi ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapacağı sayılarak, aynı fıkranın 13/d bendinde ise esnaf muaflığından yararlananlara mal ve hizmet alımları karşılığında yapılan ödemelerden % 10 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, zaman zaman sanatçının işyerinin temizlik işlerini yapan kişilere yapılacak ödemeler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94/13-d maddesine göre vergi tevkifatı yapılması gerekir.[6] Şirketin, vergi mükellefi olmayan şahıstan araç kiralaması durumunda yapılan ödemelerin tamamı üzerinden tevkifat yapılacağı, bu araca ilişkin şirkete ait giderlerin kazancın tespitinde indirim konusu yapılabileceği ve şirket tarafından gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir. Şirketin vergi mükellefi olmayan şahıstan kiralanan ve herhangi bir ticari işletmeye dahil olmayan taşıt için yapılan ödemelerin tamamı üzerinden nakden veya hesaben 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94/5-a maddesine istinaden % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmekte olup aracı kiraya verenin vergi mükellefi olmaması halinde ise, şirket tarafından gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir. Telif Hakları Kapsamında Yapılan Ödemeler Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65. maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” tanımına yer verilmiştir. Aynı Kanunun 18 inci maddesinde ise, “Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hâsılat gelir vergisinden müstesnadır. Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir. Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. Serbest meslek kazançları istisnasının bu Kanunun 94. maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.” hükmüne yer verilmiştir. Gelir Vergisi Kanununun serbest meslek kazançlarında istisnaya ilişin 18 nci maddesinde 3239 ve 4444 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklikler ile telif hakları istisnasının kapsamı genişletilmiş olup müellif, mütercim, heykeltıraş, hattat, ressam ve bestekârlar, bilgisayar programcısı ile mucitler veya bunların kanuni mirasçıları istisna kapsamına alınmıştır. Sözü edilen maddede yer alan istisnanın uygulanabilmesi için[7] Elde edilen gelirin serbest meslek kazancı olması gerekir. Sözlü veya yazılı bir hizmet sözleşmesi ile herhangi bir işverene bağlı olan kişilere, 18 inci maddede belirtilen faaliyetleri dolayısıyla işverenler tarafından yapılan ödemeler, serbest meslek kazancı olmayıp, ücret geliri sayılacağından, bu gelire istisna uygulanmayacaktır. Söz konusu serbest meslek kazancı; müellif, mütercim, heykeltraş, hattat bilgisayar programcısı, ressam, bestekâr ve mucitler veya bunların kanuni mirasçıları tarafından elde edilmiş olacaktır. Kazanç bu kişilerin; Şiir, hikâye, roman, makale, bilimsel araştırma ve inceleme, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserleri ile hattatların hat sanatı çerçevesinde değerlendirilen yazılarının gazete, dergi, radyo, televizyon ve videoda yayınlanması, Kitap, resim, heykel ve nota halindeki eserler ile ihtira beratlarının satılması veya bunlar üzerindeki mevcut hakların devir ve temlik edilmesi veya kiralanması karşılığında elde edilmiş olması, Sözü edilen eserlerin 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Hakkında Kanun hükümlerine göre eser niteliğinde olması ve ihtira beratlarının da tescil edilmiş bulunması gerekmektedir. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Hakkında Kanunun 1 nci maddesine göre, eser; “Sahibinin hususiyetini taşıyan ve kanun uyarınca ilim, edebiyat, musiki, güzel sanatlar ve sinema eserleri sayılan her nev’i fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlanmıştır. Bu kanun kapsamına giren eserler, ilim ve edebiyat eserleri ile musiki eserleri, güzel sanat ve sinema eserleri olmak üzere dört grup halinde sayılmıştır. Diğer taraftan, ihtira beratlarına konu olan buluşların ticari veya sınai bir işletmeye dahil iken satılması, devir ve temliki veya kiralanması yada ihtira beratına konu olan buluşun üretilerek satılması hallerinde elde edilen kazanç, serbest meslek kazancı kapsamına girmeyeceğinden, bu kazançlara söz konusu istisna uygulanmayacaktır. Ayrıca, istisna kapsamına yeni alınan videobant halindeki eserlerin sahipleri veya kanuni mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından video kulüpleri gibi satılması veya kiralanmasından elde edilen gelirlere bu istisna uygulanmayacaktır. Söz konusu eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi veya bu kazançların arızi olarak elde edilmesi halinde de istisna uygulanacaktır. Ancak, bu istisna hükmü elde edilen hâsılat üzerinden 94 üncü madde uyarınca tevkif yoluyla alınacak vergiyi kapsamayacaktır. Bu bağlamda, eserlerin sahipleri veya kanuni mirasçıları tarafından satılması veya kiraya verilmesi karşılığında elde edilen gelirlerin tamamının herhangi bir miktarla sınırlı olmaksızın vergiden istisna edilmiştir. Bu bağlamda Gelir Vergisi Kanunun düzenlenen ve telif hakları kapsamında değerlendirilen ürünler/eserler ana başlıklar halinde aşağıda sayılmış olup Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 2/a bendi hükmüne göre, vergi tevkifatı yapmakla yükümlü olanlar tarafından serbest meslek faaliyetinde bulunan sanatçılar 18 inci madde kapsamına giren serbest meslek kazançları dolayısıyla hak sahiplerine nakden veya hesaben yapılacak ödemelerden gider pusulasına dayanılarak % 17 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Öykü Hikaye Roman Şiir Beste Makale Bilimsel Araştırma ve İnceleme Bilgisayar Yazılımı Röportaj Karikatür Fotoğraf Film Video Band Radyo ve Televizyon Senaryo ve Oyunu Resim Heykel Nota Beste Buluş ve Yenilikler Eser niteliğindeki çeviriler Hattat Tezhip Takı tasarım çalışmaları Rölyef Seramik Pano Vitray Mozaik Cam sanatı Hat sanatı Fotoğraf çekimleri Baskı Duvar resimleri Üç boyutlu objeler Müzik çalışmasının DVD formatına getirilerek satılması Çini sanatı Ebru sanatı Geleneksel Türk el sanatları Grafik tasarımları Kendi eserlerinin tiyatro oyununda sahnelenmesi Kendi eserlerinin çocuk piyesinin yazılarak sahnelenmesi Reklam müziği Senaryo yazarlığı Yönetmen Diyalog yazarlığı, Radyo programları metin yazarlığı Kalığrafi Örneğin; Konser veren sanatçı Bayan Nil İBRAHİMOĞLU, sahnede seslendirmek ve musiki eserlerinde kullanmak üzere TL bedelle bestekâr Ali NİYAZİGİL’den beste satın almıştır. Konuyu gider pusulası ve gelir vergisi tevkifat açısından değerlendirelim. Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 inci maddesine göre; “Müellif, mütercim, heykeltıraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hâsılat gelir vergisinden müstesna edilmiş olup serbest meslek kazançları istisnasının bu Kanunun 94. maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.” hükmüne yer verilmiştir. Bu kapsamda konser veren ses sanatçısının, telif hakları kapsamında bulunan bestekârdan beste satın alınması halinde NİL İBRAHİMOĞLU tarafından gider pusulası düzenlenmesi ve brüt TL* % 17= TL gelir vergisi kesintisi yapılması ve net tutar olarak kalan TL’lik bedelin ise bestekâra ödenmesi gerekir. İçi ve Yurt Dışı Yazarlara Ödenen Telif Haklarında Gider Pusulası 253 Sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde açıklandığı üzere, yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlara yaptırılan iş veya hizmetler karşılığında ödemede bulunan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlardan aldıkları muteber belgeleri, defter kayıtlarında gider olarak göstermeleri sırasında belgelerde yazılı bedelleri, belgenin düzenlendiği günde Merkez Bankasınca belirlenen döviz alış kuru üzerinden Türk Lirasına çevirerek kayıtlarında göstereceklerdir. Ancak inceleme sırasında inceleme elamanınca lüzum görülmesi halinde, mükellefler bu belgelerini tercüme ettirmek zorundadırlar. Buna göre, yurtiçi ve yurt dışından vergi mükellefi olmayan gerçek kişi yazarlardan satın alının telif hakları karşılığında ödenen bedelin gider pusulası ile tevsik edilmesi gerekmektedir. Ancak, yurt dışında bulunan ve vergi mükellef olmayan gerçek kişi yazarlara telif hakları karşılığında ödenen ücretin gider pusulası ile belgelendirilememesi durumunda o ülke mevzuatına göre muteber bir belgenin alınması halinde bu belge ile tevsik edilmesi mümkün bulunmaktadır. Telif hakkı ödenecek çalışmaların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşıması ve bu durumun Kültür Bakanlığı’ndan alınacak belgeyle tevsik ve ispat edilmesi halinde yurt içindeki yazarlara yapılacak ödemeler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının 2/b bendi uyarınca % 17 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması öte yandan dar mükellefiyete tabi olanlara, telif haklarının satışı dolayısıyla yapılan ödemelerden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının 4 numaralı bendi uyarınca % 20 oranında vergi tevkifatı yapılması gerekmektedir.[8] Eğitimciler tarafından yayınevine yapılan soru kitapçığı teslimlerinin arızi olması halinde belge düzeni ile ilgili olarak, sınavlara hazırlık için dergi ve soru kitapçığı hazırlayan eğitimcilere telif hakkı bedeli olarak ödenecek tutarların yazar tarafından elde edilmiş serbest meslek kazancı olarak değerlendirilmesi ve söz konusu çalışmaların eser niteliği taşıması halinde elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesine göre gelir vergisinden müstesna kazanç olarak dikkate alınması ancak, anılan Kanunun 18’inci maddesi ile düzenlenen istisna tevkif suretiyle ödenecek vergileri kapsamadığı için ilgili kişilere soru kitapçıklarının karşılığında telif ücreti olarak yapılan telif hakkı ödemelerinin yine Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin 2-a bendi uyarınca % 17 oranında gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması ve gider pusulası gerekmektedir. Bunun yanında vergi mükellefi olmayan bir ressamdan alınacak tablolar için gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir. Ressam tarafından yapılan tabloların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşıması ve bu durumun ressam tarafından Kültür Bakanlığından alınan belgelerle ispat edilmesi halinde alışta % 17, aksi halde ise % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması, tablo teslim eden ressamın faaliyetinin arızi nitelik taşıyor olması halinde teslim dolayısıyla katma değer vergisi hesaplanmayacağından katma değer vergisi açısından sorumluluk uygulaması söz konusu olmayacaktır. Ancak, söz konusu tabloların alımları karşılığında anılan ressamın gelir vergisi mükellefiyeti bulunmaması halinde Vergi Usul Kanununa göre gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir.[9] [1] tarih ve 21536 sayılı yayımlanmıştır. [2] 215 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği [3] Gelirler Genel Müdürlüğü’nün tarih ve sayılı Özelgesi [4] Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı tarih ve Sayılı Özelge [5] Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı 117 sayılı Özelgesi [6] Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı 117 sayılı Özelgesi [7] 149 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği tarih ve 19051 sayılı Yayımlanmıştır. [8] Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı tarih ve sayılı Özelge [9] Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı tarih ve sayılı Özelgesi
Gider pusulasında üst sınırGider pusulasından Vergi Usul Yasasının 234. maddesinde konu ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin;Vergiden muaf esnafa, yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana, emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası, vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir. Diğer bir anlatımla birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, fatura vermek durumunda olmayan kimselerden aldıkları sözü edilen zatîve kıymetli eşyalar için gider pusulası tanzim gene birinci ve ikinci sınıf tüccarlar fatura vermek durumunda bulunmayan kimselerden aldıkları hizmetler için de gider pusulası pusulası tanzim edilirken yapılan brüt ödemeden Vergi Yasaları tarafından öngörülen kesintiler yapılır ve bu kesintiler Muhtasar Beyanname ile beyan edilerek süresi içinde Vergi Dairesine pusulası düzenlemesinde,-Hurda mal alımlarında %2-Diğer mal alımlarında %5-Hizmet alımlarında %10 mal ve hizmet bedeli ayrılmıyorsa bu kapsamdadıroranında kesinti vergiden muaf esnaf sayılmayan yani nihai tüketici olan vatandaşlara gider pusulası düzenlenmekte fakat stopaj pusulası belirtilen işler için uygulanmakta olup üzerine yazılacak miktarda bir üst sınır konu, aşağıda bulunan Trabzon Vergi Dairesi Müdürlüğünün tarihli özelgesinde de İDARESİ BAŞKANLIĞITRABZON VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞIMükellef Hizmetleri Grup MüdürlüğüSayı 23/12/2010Konu Gider Pusulasında Üst Sınırİlgide kayıtlı özelge talep formunun tetkikinden, vergi mükellefi olmayan kişilerden yapmış olduğunuz mal ve hizmet alımlarına ilişkin olarak düzenlemiş olduğunuz gider pusulasında yer alacak bedel için herhangi bir üst sınırın olup olmadığı konusunda Başkanlığımızın görüşünün sorulduğu sayılı Vergi Usul Kanununun 234 üncü maddesinde, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zatî eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını Tüzel kişilerde unvanlarını ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur. Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dâhilinde teselsül ettirilir." hükmü yer konu hakkında yayımlanan 225 Sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde gider pusulalarında, işin mahiyeti, cinsi, adedi, fiyatı, tutarı, toplamı, tevkif edilen vergi oranı ve net tutarı; işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadları tüzel kişilerde unvanları adresleri, varsa vergi dairesi ve hesap numarası, seri ve müteselsil sıra numarası ve düzenleme tarihine ilişkin bilgilere yer verilmesi gerektiği hüküm ve açıklamalara göre, vergi mükellefi olmayan kişilerden yapmış olduğunuz mal ve hizmet alımlarında düzenleyecek olduğunuz gider pusulalarında yer alacak bedele ilişkin bir sınırlama bulunmamaktadır. Bilgilerinize rica ederim. Vergi Dairesi BaşkanıRüknettin KUMKALEDÜNYA GAZETESİ
Gider Pusulası Nedir? Gider Pusulası, mal veya hizmet alımı için yapılan haracamayı gösterir resmi bir belgedir. Vergi mükelleflerinin, vergi mükellefi olmayan ve dolayısıyla fatura düzenleme yetkisi bulunmayan şahıslardan aldıkları mal ve hizmetlerin karşılığında ödedikleri bedeller için düzenledikleri, fatura yerine geçen ticari bir belgedir. Vergi doğuran işlemlerin mükelleflerin düzenledikleri belgelerle kayıt altına alınması ve vergi matrahının da bu belgelere dayanarak doğru tespit edilmesi vergi sisteminin işleyişi açısından önemlidir. Bu nedenle fatura düzenlenmesinin mümkün olmadığı ticari işlemlerin kayıt altına alınabilmesi ve belgelendirilebilmesi amacıyla Vergi Usul Kanunu’nda fatura yerine geçen vesikalar ile ilgili bir düzenleme yapılmıştır. Bilindiği gibi kanuna göre sadece kurumlar vergisi, gelir vergisi ve aynı zamanda KDV mükelleflerinin fatura düzenlemesine izin verilmektedir. Kanunen fatura kesmesi mümkün olmayan kişilerden alınan mal ve hizmetlerin belgelendirilmesi ise ancak gider pusulası ile mümkün olmaktadır. Vergi Usul Kanunu’na göre fatura hükmünde sayılan Gider Pusulası, yapılan ticari işlemin kayıt altına alınarak, bu işlem için yapılan harcamaların gider olarak gösterilmesini ve devlete ödenecek vergilerin resmi olarak belgelendirilmesini sağlar. Gider pusulasının şekil şartları ve hangi durumlarda düzenlenebileceği Vergi Usul Kanunu’nun VUK 234’üncü maddesinde ve Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın Vergi Usul Kanunu genel tebliği ile düzenlenmiştir. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “fatura yerine geçen vesikalar “ başlığı altında bulunan 234’üncü maddedesinde gider pusulası tanımlanmıştır. Buna göre, “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle, defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin, vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler için veya onlardan satın aldıkları emtia için tazim edip, işi yapana imza ettirecekleri gider pusulası, vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları, altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir”. Maliye Bakanlığı’nın 1 Şubat 1994 tarihli ve 21536 sayılı Resmi Gazete yayımlanan 225 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile Vergi Usul Kanununda yer alan gider pusulası uygulamasınının sınırları genişletilerek vergiden muaf esnaf dışındaki kişilerden alınan mal hizmetler için de gider pusulası düzenlenmesine izin verilmiştir. Gider Pusulası Örneği Gider pusulasının şekil şartları ve nasıl düzeneleneceği yine aynı kanunda belirtilmiştir. Buna göre; “Gider pusulası işin mahiyeti, emtianın cins ve nevi ile miktar ve bedelini, iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını tüzel kişilerde ünvanlarını ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim edilir ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur. Gider pusuları, seri ve sıra numaraları dahilinde teselsül ettirilir.” Mükellefler gider pusulalarını Gelir İdaresi Başkanlığı’nın anlaşmalı matbaalarından alabilecekleri gibi kırtasiyelerden boş olarak satın alabilcekleri gider pusulalarını notere tasdik ettirdikten sonra kullanabilirler. Gider pusulaları en az 2 nüsha olarak düzenlenir ve bir nüshası mal veya hizmeti satan tarafa verilir. Bir gider pusulasının üzerinde bulunması zorunlu olan bilgiler Gider pusulasını düzenleyen tarafın ticari ünvanı adresi, vergi numarası ve vergi dairesi, Maliye bakanlığının logosu ve il kodu, Gider pusulası ibaresi, gider pusulasının seri ve sıra numaraları ve düzenlendiği tarih, Satın alınan mal veya hizmetin tanımı, miktarı, fiyatı ve toplam tutarı, Gelir vergisi oranı ve gelir vergisi stopaj tutarı, KDV oranı ve KDV tutarı, Toplam Kesinti tutarı, Ödenen net tutar, Ödeme yapılan kişinin ödenen tutarı aldığını beliren ibare ile adı ve soyadı adresi ve imzası bulunur. Gider Pusulası Örneği Gider Pusulası Hesaplama Gider pusulası hesaplaması yapılırken önce gider pusulasına konu olan ticari işlem dahilinde alınan mal veya hizmete uygulanan Gelir Vergisi ve KDV oranları baz alınarak gelir vergisi ve KDV’nin ayrı ayrı hesaplanır. Gelir vergisi ve KDV tutarları toplanrak toplam kesinti tutarı bulunur ve toplam kesinti tutarı mal veya hizmet bedelinden düşülerek ödenecek toplam net tutar belirlenir. Gider pusulası hesaplaması mal ve hizmet karşılığında ödenecek brüt tutar üzerinden hesaplanabileceği gibi net ödeme tutarı üzerinden de hesaplanabilir. Gelir Pusulası Hesaplama Örneği ABC Limited şirketinin su tesisatının onarımı için bir tesisatçıya onarım hizmeti karşılığında brüt TL ödemek üzere anlaştığını varsayalım. Şirket, bu işlem için gider pusulası karşılığında toplam TL ödeyecektir. Devlete bu tutar üzerinden %10 oranında gelir vergisi ve %18 oranında KDV öderken tesisatçıya, brüt tutardan devlete ödenen vergileri düştükten sonra kalan tutarı ödeyecektir. Brüt Tutar 2000 TL Gelir Vergisi Stopajı Brüt Ücret x Gelir Vergisi Stopaj Oranı = 2000 x %10 = 200 TL KDV Brüt Ücret x KDV Oranı = 2000 X %18 = 360 TL Kesinti ToplamıGelir Vergisi Stopajı + KDV = 200 + 360 = 560 TL Devlete Ödenecek Vergiler Ödenecek Tutar 2000 – 560 = 1440 TL Tesisatçıya Ödenecek Net Tutar ABC şirketinin ayı işlem için net 1800 TL ücret ödemeyi kabul etmesi durumunda devlete ödenecek vergilerin hesaplanması için önce net ücret üzerinden brüt ücret hesaplanır ve daha sonra da brüt ücret baz alınarak gelir vergisi ve KDV tutarı ve toplam kesinti tutarı belirlenir. Net tutar üzerinden gider pusulası hesaplanması biraz karmaşık geleblir ancak aşağıda gösterilen yöntem kullanılarak basit bir fomül aracılığıyla tüm kesintiler kolayca hesaplanabilir. Net Ücret = 1800 TL Brüt Ücret = Net Ücret / 1 - Gelir vergisi stopaj oranı = 2000 / 1- = 2000 TL Gelir Vergisi Stopajı = Brüt Ücret x Gelir Vergisi Stopaj Oranı = 2000 x %10 = 200 TL KDV = Brüt Ücret x KDV Oranı = 2000 x %18 = 360 TL Kesinti Toplamı = Gelir Vergisi Stopajı + KDV = 200 + 360 = 560 TL Devlete Ödenecek Vergiler Gider Pusulası Stopaj Oranları Gider pusulasında uygulanacak gelir vergisi stopaj oranları yapılan hizmetin ve satın alınan mala göre değişiklik gösterir. Gelir Vergisi Kanunun GVK gider pusulalarında uygulanan gelir vergisi oranları stopaj oranları belirtilmiştir. İşin Mahiyeti Gelir Vergisi Stopaj Oranı Serbest Meslek Kazancı %20 Hurda Mal Alımları %2 Diğer Mal alımları %5 Hizmet Alımları %10 Gider Pusulası Muhasebe Kaydı Yukarıdaki örnekte 1800 TL net ücret için hesaplanan gider pusulasının muhasebe kaydı şu şekilde yapılır ______________________________________ Hizmet Gideri 2000 KDV 360 Ödenen G. Vergi 200 Ödenen KDV 360 Hizmet Sağl. 1800 _______________________________________ Harcama Pusulası Nedir? Harcama pusulası, yasaya göre fatura ve serbest meslek makbuzu, gider pusulası, müstahsil makbuzu gibi fatura yerine geçen belgeleri düzenlemek zorunda olmayan kişilerden alınan mal ve hizmetlere yapılan harcamaları kanıtlamak için düzenlenir. Kurumlar, fatura ve benzeri belgelerle kantlanamayan harcamaların bir ödeme belgesine dayandırılarak kanıtlanması ve muhasebe kayıtlarına geçirilmesinin sağlanması amacıyla harcama pusulası kullanırlar. Vergi Mükellefi Nedir? Gelir vergisine tabi olan gerçek ve tüzel kişilere vergi mükellefi denir. Vergi mükellefleri, gelir vergisine konu olan kazançlarının belirlenme yöntemine göre, “Gerçek Usulde Gelir Vergisine Tabi Olan Vergi Mükellefleri” ve “Basit Usulde Gelir Vergisine Tabi Olan Vergi Mükellefleri” olarak ikiye ayrılır. Basit Usulde Vergi Mükellefi Ne Demek? Gelir Vergisi Kanununda belirtilen “Basit Usulde Vergilendirme” şartlarına sahip olan vergi mükellefleri, “Basit Usulde Vergi Mükellefi” olarak sınıflandırılır. Ancak Basit Usulde Vergilendirme şartlarına haiz olmalarına rağmen herhangi bir nedenle Gerçek Usulde Vergilendirmeye geçmek isteyen mükellefler bağlı bulundukları vergi dairesine bildirimde bulunarak gerçek usulde vergilendirilebilirler. Aynı şekilde, yasada belirtilen Basit Usulde Vergilendirme şartlarından herhangi birini yitiren mükellefler Gerçek Usulde Vergilendirmeye tabi olurlar. Vergi Usul Kanununda, Basit Usulde Vergilendirmeye tabi olan vergi mükelleflere, Gerçek Usulde Vergilendirmeye tabi olanlara kıyasla çok sayıda kolaylık ve vergi avantajı tanınmıştır. Buna göre Basit Usulde Vegilendirmeye tabi olan mükellefler Yasada gerçek usulde vergilendirmeye tabi olan mükellefler için tutulması zorunlu kılınan muhasebe defterlerini tutmak zorunda değildir, Vergi tevkifatı, yani kaynakta vergi kesintisi stopaj yapmazlar, Gerçek Usulde Vergilendirilen mükellefler gibi her üç ayda bir geçici vergi beyannamesi vermezler, Mal ve hizmet satışlarında KDV’den muaf oldukları için Gerçek Usulde Vergilendirilen mükellefler gibi her ay KDV beyanamesi vermezler, Gelir vergisine konu olan kazancın tespitinde amortismana tabi varlıkların alış ve satışı hesaplamaya dahil edilmez. Alım-satıım ve hizmet sağlama faaliyelerine ilişkin kayıtlar bağlı bulundukları meslek odası tarafından tutulduğu için kayıt tutmak zorunda değildir, Gelir vergisine konu olan toplam yıllık kazançları üzerinden 2019 yılı için 9000 TL olan kazanç istisnasından yararlanırlar. Basit Usulde Vergilendirmeye tabi olan mükelleflerin de yasayla belirlenen bazı yükümlükleri mevcuttur. Buna göre Bait Usulde Vergi Mükellefleri; Her yıl 1 – 25 Şubat tarihleri arasında bir önceki yıla ait vergi beyannamelerini bağlı bulundukları vergi dairesine vermek ve ödenecek verginin ik taksidini de şubat aynın sonuna kadar ödemek zorundadır, Beyanname verilmesi halinde 980 TL özel usulsüzük cezası kesilir, Basit Usulde Vergilendirmeye tabi olmak için mükelleflerin Gelir vergisinde beliritlen genel ve özel şartların tümüne sahip olmaları gereklidir. Vergi mükellefinin Basit Usulde Vergilendirmeye Tabi Olmak için 2019 yılı için sağlaması gereken genel ve özel şartlar Kendine ait işyerinde bilfiil çalışmak veya bulunmak, İşyerinin mülkiyeti işyeri sahibine aitse emsal kira bedelinin, kiralanmış ise işyeri kira bedelinin 2019 yılı için büyük şehirlerde yıllık bazda diğer şehirlerde TL’yi aşmıyor Ticari, zirai ve mesleki faaliyetleri dolayısıyla gelir vergisi mükellefi olmamak, Alım - satım faaliyetinde bulunanların, satın aldıkları malların veya işledikten sonra sattıkların malların alım veya satım bedellerinin 2019 yılı için yıllık sırasıyla TL’yi veya TL’yi aşmıyor olması, Hizmet sağlayanların, toplam yıllık brüt hasılatlarının 2019 yılı için TL’yi aşmıyor olması, Hem alım – satım ve hem de hizmet faaliyetlerini bir arada yürütenlerin yıllık satış hasılatlarının TL’yi aşmıyor olması gereklidir. Mükellef Bilgileri Ne Demek? Vergi mükelleflerinin sicil kayıtlarında yer alan bilgilere mükellef bilgileri adı verilir. Vergi mükellefinin, ünvanı, vergi numarası, hangi sektörde faaliyet gösterdiği, NACE faaliyet kodu, işyeri adresi, çalıştırılan personel sayısı, ortaklık yapısı, şirketin türü gibi bilgiler mükellefin sicil kayıtlarında yer alan mükellef bilgilerini oluşturur. Vergi mükelleflerinin sicil kaydı vergi daireleri tarafından vergi mükelleflerinin kayıt işlemleri sırasında açılır ve veri tabanında saklanır. Mükelleflerin sicil kayıtlarndaki bilgilerin doğruluğu, devletin vergi gelirlerinin doğru tespit edilerek güvence altına alınması ve mükelleflerin mevcut teşvikler ve indirimlerden yararlanabilmesi açısından önemlidir. Mükellefler vergi dairesi tarafından oluşturulan sicil kaydında yer alan mükellef bilgilerinin doğruluğunu kontrol etmek, mükellef bilgilerini her yıl güncellemek ve zaman içinde meydana gelecek değişikleri vergi dairelerine bildirmekle yükümlüdürler. Mükellefler, Gelir idaresi Başkanlığı’nın İnternet vergi dairesi sitesine şifre ve kullanıcı koduyla giriş yaparak mükellef bilgilerinin güncelleyebilirler.
gider pusulası ile işçilik ödeme